Alman Der Tagesspiegel gazetesi, ABD ile İran İslam Cumhuriyeti arasında son günlerde artan ve bir savaş çıkarma olasılığını artıran gerginliklerle ilgili yayınladığı analizinde İran rejimi Dini lideri Ali Hamaney’in, Kasım Süleymani’nin ABD tarafından öldürülmesi ardından ABD’den intikam alma sözü verdiğini ancak Hamaney'in temsil ettiği rejimin bugün birçok sorunla yüz yüze olduğunu yazdı.
ABD ordusunun, 3 Ocak 2020’de Irak’ın başkenti Bağdat’ta, insansız hava aracı (İHA) ile öldürdüğü İran rejimi Devrim Muhafızları (Pasdaran) Kudüs Gücü Komutanı Kasım Sülehymani’nin öldürülmesinin birinci yıldönümünde, İran rejiminden gelebilecek olası saldırılara karşı verilecek karşılığın hazırlıklarını yaptığını belirten Der Tagesspiegel analiz haberinde öne çıkanlar şu şekilde:
“ABD misyonları endişeli”
İran rejiminin bir kahraman olarak lanse ettiği Süleymani’nin ölüm yıldönümünde ABD’nin özellikle Irak’taki diplomatik ve askeri misyonları, büyük bir endişe ile bu sürecin geçmesini bekliyor.
Buna karşın bazı siyasi ve askeri uzman ve gözlemciler, 20 Ocak’ta ABD Başkanlığı koltuğunu Joe Biden’a devredecek Donald Trump’ın, koltuğu devretmeden önce kalan süreden faydalanıp İran rejimiyle sorunları derinleştirme hatta bir savaş çıkarma ihtimalinin altını çizerek endişelerini dile getiriyor. Ortadoğu’da ortaya çıkan bu yeni gerginlikler, Süleymani'nin öldürülmesi ardından İslam Cumhuriyeti'nin bölgede elinin zayıfladığını ve kendisinin de büyük bir tehlikeyle yüz yüze olduğunu gösteriyor.
Süleymani’nin öldürülmesinin İran rejimi açısından yarattığı boşluk
Kasım Süleymani'nin ölümü, İran liderlik yapısında henüz doldurulmamış bir boşluk yarattı. Süleymani, İran rejimi Pasdaranlarının dış ülkelerdeki operasyonlarını organize edip bu ülkelerdeki silahlı gruplara komuta ederek İran rejiminin saldırgan dış politikasını yönetti. Süleymani’nin yürüttüğü faaliyetler sayesinde Tahran, Irak, Suriye ve Lübnan'daki nüfuzunu genişletti ve Yemen'deki iç savaşla bölgesel rakibi Suudi Arabistan ile çatışmayı kızıştırdı. “Gölge komutan” olarak lanse edilen Süleymani, gizli ama etkin bir strateji ile hareket ederken halefi İsmail Kaani, İran rejimi siyasetinin aktif bir şekillendiricisinden çok bir koordinatör.
“İran artık ilham veren bir marka değil”
İran rejiminin nüfuz alanlarında sorunlar gittikçe büyüyor. Irak ve Lübnan'da İran etkisine ve Hizbullah gibi müttefiklere karşı protestolar artıyor. Irak Başbakanı Mustafa Kazımi, İran rejimi güdümündeki milisler konutanlarını tutuklayarak aşırılıklarına izin vermeyeceğini gösteriyor.
Suriye'de de İran ve Rusya arasında bir güç mücadelesi beliriyor. Sözde kendisini tanrısal bir devlet olarak lanse eden İran İslam Cumhuriyeti çekiciliğini yitirirken sorunlarla boğuşuyor. Bugün İran rejimi, artık takipçilerine ilham veren bir “marka” değil.
ABD’den uyarılar
ABD Başkanı Donald Trump, Noel Bayramı öncesi İran rejiminin Bağdat’taki ABD Büyükelçiliği’ne yönelik füze saldırısı ardından İran rejimine uyarı mesajı gönderdi ve hemen ardından ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Ortadoğu’ya havada çok uzun süreler kalabilen 2 adet B-52H tipi nükleer kapasitesi olan bombardıman uçağı gönderildiğini açıkladı. Bu İran rejimine yapılan ikinci uyarıydı.
Tom Nichols: Trump, son günlerinde bir savaş çıkartmayı umuyor
ABD'li siyaset bilimci Tom Nichols, ABD Başkanı Donald Trump'ın görevdeki son günlerinde Tahran ile bir savaş başlatmasının mümkün olduğunu düşünüyor.
The Atlantic dergisinde konuyu değerlendireni Nichols, seçim yenilgisinin ardından Trump’ın danışmanlarına, ABD’nin İran rejiminin nükleer tesislerine saldırı olasılığı için seçenekleri sorduğunu ancak Trump'ın danışmanlarının, bu fikre karşı Trump’a başka tavsiyelerde bulunduğunu ifade etti. Nichols, “Ancak Süleymani'ye yönelik suikast girişiminin yıldönümü yine gerginliği artırıyor” dedi.