Doğu Kürdistan’ın (Rojhelat) Bane kentinden bir grup sivil toplum aktivisti, yayınladıkları bir bildiriyle İran rejiminin, öldürülen nükleer bilimcisi Muhsin Fahrizade’nin katillerini bulma adı altında Bane ve Rojhelat kentlerini terörize ederek birçok genci tutukladığını bildirdi.
İran rejiminin öldürülen nükleer bilimsi Fahrizade’nin katillerini bulma bahanesiyle Rojhelat kentlerine ve özellikle Bane kentine özel güvenlik ekipleri göndererek evlere baskınlar düzenleyerek gençleri tutukladığını ve Rojhelat’ı terörize ettiğini belirterek İran rejiminin bu eylemlerini kınadı.
Baneli sivil toplum aktivistlerinin yayınladığı bildiri şu şekilde:
“Büyük ve merhametli Yezdan adına özgürlükçü Kürdistan toplumu, Baneli saygıdeğer hemşeriler ve Bane yerel yetkililerine…
Bilindiği gibi 27 Kasım'da İran İslam Cumhuriyeti’nin en önemli nükleer bilim adamlarından ve üst düzey askeri ve güvenlik yetkililerinden Muhsin Fahrizade, Tahran yakınlarındaki Demawend kentinde düzenlenen bir suikast ile öldürüldü.
Suikast eyleminin ardından, İran rejimi askeri ve siyasi yetkilileri, suikastla ilgili farklı yorumlarda bulundu ve birkaç gün sonra rejim güvenlik güçleri, başta Bane olmak üzere Rojhelat kentlerine özel güvenlik ekipleri göndererek Muhsin Fahrizad'ın katillerini tutuklama adı altında birçok Kürt gencini sorgusuz sualsiz alıkoymaya başladı.
Bu özel güvenlik ekipleri, Rojhelat kent merkezleri ve sınır köylerinde Kürtlerin ev ve işyerlerine baskınlar düzenleyerek birçok genci hiçbir delil ve gerekçe olmaksızın gözaltına alıp tutukladı.
Biz, bir grup Banali sivil toplum aktivisti olarak, İran rejimi özel güçlerinin kentimizi gerginleştirip militarize eden bu eylemlerini kınıyor ve genel olarak Kürdistan halkı, özellikle de Bana halkının tarihsel pratiği ile kanıtladığı dayanışma ve sivil mücadele ruhundan geri adım atmayacağımızı belirtiyoruz.
Kürdistan halkı, her zaman terörist saldırıların kurbanı ve mağduru olmuş olsa da, aynı zamanda bu saldırılara karşı büyük ve özverili mücadele verme konusunda da kendisini kanıtlamıştır.
Bu vesileyle Bane kentindeki olağanüstü güvenlik durumunun normale dönmesi, gerekçesiz bir şekilde insanların ev ve işyerlerine yapılan baskınların durdurulması ve gözaltına alınıp tutuklanan gençlerin bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Ayrıca Parlamentodaki Bana kenti temsilcilerini de halkın bu taleplerini görüp duymalarını ve bunun için girişimlerde bulunmalarını talep ediyoruz.
Baneli bir grup sivil toplum aktivisti.”
