Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilerin ve akademisyenlerin Cumhurbaşkanlığı kararıyla rektörlüğe atanan Prof. Dr. Melih Bulu'ya karşı eylemleri haftalardır sürüyor.
Eylemler dün gece çevik kuvvet polislerinin Boğaziçi Üniversitesi’ne girip 159 Boğaziçili öğrenciyi gözaltına almasıyla alevlendi. Şimdiye kadar 98 öğrencinin serbest bırakılmış olması ne Melih Bulu’ya yönelik olan tepkileri dindiriyor ne de öğrencilerin gözaltına alınmasına yönelik tepkileri.
Boğaziçili akademisyenler, gözaltına alınan 159 öğrenciyi temsil eden üzerinde “159” yazılı bir pankartla rektörlüğe sırt dönme protestolarını bugün de devam ettirdi.
Akademisyenler "Aşağı bakmıyoruz, kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz" yazılı bir pankart ile öğrencilerin gözaltına alınmasını ve Bulu’ya yönelik tepkilerinin süreceğini belirtti. Eylem de dikkat çeken bir diğer nokta ise gösteri yapan akademisyenlerin sayısındaki artış ve yaşanan gelişmeler ile yapılan açıklamalara bakıldığında gerginlik devam edeceğe benziyor.
Babacan’dan tepki
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylar muhalefetin de gündeminde. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Boğaziçili öğrencilerin gözaltına alınmasına tepki göstererek şu uyarıda bulundu:
“Boğaziçi Üniversitesi’ndeki gelişmeler hepimizi kaygılandırıyor. Hükümetin kutuplaştırma ve ötekileştirme üzerinden ürettiği iç siyaset artık ülkeye büyük zarar vermeye başladı. Ülkenin hiçbir sorununu çözemeyen yönetim, tamamen düşmanlıklar üzerinden kamuoyunu meşgul ediyor. Hükümet ve yandaş basın, toplumun farklı kesimlerinin birbirine karşı tutum alacak, adeta nefret besleyecek bir atmosferi kendi eliyle oluşturuyor. Bu son derece tehlikeli bir durum. Ülkeyi yönetenlerin bunun farkında olması ve herkesin sağduyuyla davranması lazım."
Babacan: Öğrencilere şiddet uygulanmasını kabul etmiyoruz
DEVA Partisi Genel Başkanı, “Öğrenciler haklı bir şekilde, Anayasa'nın kendilerine verdiği hak çerçevesinde protestolar yaptı. Demokratik bir toplumda herkes şiddet içermedikçe toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyebilir. Dün 159 gencecik arkadaşımız gözaltına alındı. Öğrencilere şiddet uygulandı. Yazıktır, günahtır. Burası Türkiye’nin en güzide üniversitelerinden birisi. Oradaki öğrenciler tamamen anayasal haklarını kullanarak, ‘rektörümüzü kendimiz seçmek istiyoruz’ diyorlar. Boğaziçililerin bunun ötesinde bir talebi yok." diyerek yaşananların kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Bugün İstanbul Valiliği konu hakkında yaptığı açıklamada “Boğaziçi Üniversitesi’nde gözaltına alınan 159 öğrenciden 98’nin İl Emniyet Müdürlüğünce ifadeleri alındıktan sonra Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla serbest bırakıldığını ve konuyla ilgili soruşturmanın devam ettiğini” ifade etti.
