Skip to main content

Nükleer anlaşma tarafları Viyana’da olağanüstü toplandı

Nükleer anlaşma tarafları Viyana’da olağanüstü toplandı
2015 yılında İran rejimi ile imzalanan nükleer anlaşmayı, ABD'nin tek taraflı çekilmesinin ardından kurtarmak isteyen Almanya, Fransa, İngiltere, Rusya ve Çin temsilcileri Viyana'da bir araya geldi. Toplantıya İran rejim temsilcileri de katıldı.
posted onJuly 28, 2019
nocomment

2015 yılında İran rejimi ile imzalanan uluslararası nükleer anlaşmayı ABD'nin tek taraflı çekilmesinin ardından kurtarmak isteyen ülkeler Avusturya'nın başkenti Viyana'da bir araya geldi.

Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan nükleer anlaşmaya taraf İran İslam Cumhuriyeti, Çin, Rusya, Fransa, Almanya, İngiltere ve Avrupa Birliği'nden (AB) üst düzey yetkililer, Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi (EEAS) Genel Sekreteri Helga Schmid başkanlığında toplandı.

Olağanüstü toplantıda ABD'nin çekilmesinin ardından yaptırımların devreye girmesiyle anlaşmanın getirdiği ekonomik getirilerden yararlanamadığını söyleyen İran rejiminin üzerindeki baskıyı azaltacak olası adımların masaya yatırılması bekleniyor.

Basına kapalı gerçekleştirilen toplantıda, özellikle İngiltere, Fransa ve Almanya'nın ABD yaptırımlarını aşıp İran ile ticarete devam edebilmek için kurdukları ve "ticari faaliyetlere özel araç desteği" INSTEX (Instrument in Support of Trade Exchnages) adı verilen mekanizmanın işleyişine ilişkin görüşmeler yapılacak.

İran rejiminden toplantı öncesi gözdağı

Toplantının öncesinde İran rejimi Atom Enerjisi Kurumu'nun Arak'taki ağır su nükleer reaktörünün yeniden faaliyete geçirileceğini duyurduğu öğrenildi. Bu hamlenin İran rejiminin toplantı öncesi taraflara göz dağı vermesi olarak yorumlandı.

İran merkezli yarı-resmi İSNA’da yer alan habere göre, İran Atom Enerjisi Kurumu Direktörü Ali Ekber Salihi, Pazar günü milletvekillerine konuyla ilgili açıklamayı yaptı.

İran rejimi, Washington'ın başlattığı ekonomik yaptırımlar nedeniyle anlaşmanın öngördüğü ekonomik faydaları sağlayamadığını bildirmiş, anlaşmaya taraf ülkelerden söz konusu faydaları temin etmelerini isteyerek, taleplerinin yerine getirilmemesi üzerine uranyum oranı ve miktarıyla ilgili taahhütlerini gerçekleştirmeyeceğini açıklamıştı.

Beklediği sonucu alamayan İran rejimi, zenginleştirilmiş uranyum üretimini artırarak, nükleer anlaşma ile tarafların üzerinde mutabık kaldığı limiti Haziran ayında aşmıştı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 5 daimi üyesi ve Almanya (P5+1) ile İran rejimi arasında 2015'te imzalanan nükleer anlaşma, Tahran'a uranyumu yüzde 3,67 zenginleştirme ve zenginleştirilmiş uranyum stoğunu ise 300 kilogramla sınırlandırıyordu.

Avrupalı ülkeler, eğer anlaşma ihlal edilirse İran rejimine yaptırımların yeniden başlatılacağını açıklamıştı.

Zenginleştirilmiş uranyum, reaktör yakıtı olarak ve nükleer silahların yapımında kullanılıyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın, 2015'te P5+1 ülkeleri ile İran arasında imzalanan nükleer anlaşmadan çekileceğini açıklamasının ardından, İran rejimine yönelik yaptırımlar, önce bazı istisnalarla, ardından geniş çaplı bir şekilde yeniden yürürlüğe kondu.

Ardından Amerikalı yetkililer, İran' rejiminden gelecek tehditlere karşı Orta Doğu'nun çeşitli bölgelerine füze savunma sistemi ve savaş gemisi göndereceğini açıkladı.

ABD'nin Hürmüz Boğazı'nda iki petrol tankerine düzenlenen saldırıdan İran rejimini sorumlu tutması gerilimi tırmandırmıştı. İran rejimi ise suçlamaları reddetmişti.

İran rejimi daha sonra ABD'ye ait bir insansız hava aracını düşürmüş, ABD Başkanı Trump misilleme saldırısından son anda vazgeçtiğini açıklamıştı.